Tarihçe-i Hayat

Tarihçe-i Hayat, 427. Sayfa


Bu hasta gönüller çoktan perişan,
Varsa sende eğer Lokman'dan nişan,
Bir şifa sun, gel, ey mahbub-u zişan,
Ey cilve-i rahmet-i âlem Risale-i-Nur!
 
Gelmez mi sonu bu uzun hicenin,
Geçmez mi gamı bu yaslı gecenin?
Zâri arttı, sabrı bitti nicenin,
Ey cilve-i rahmet-i âlem Risale-i-Nur!

Fahr-i Âlem, Arştan bu yere indi,
Şâh-ı Velâyet gelip Düldül'e bindi,
Zülfikar'a bugün, artık nur dendi,
Ey bu zamanda rahmet-i âlem Risale-i-Nur!
 
Dertlere dermansın, mahbub-u cansın,
Hem câmiü'l-esmâ ve'l-Kur'ân'sın,
Hem de nur-u Haktan bize ihsansın,
Ey bir rahmet-i âlem Risale-i-Nur!
 
Bu âlemde madde değil, bir özsün,
Her zerreden bakan bütün bir gözsün,
Kâinatı hayran eden bütün bir yüzsün,
Ey misal-i rahmet-i âlem Risale-i-Nur!
 
Çünkü sensin bu asırda Rahmeten li'l-Âleminin cilvesi,
Çünkü sensin şimdi Şefiü'l-Müznibînin vârisi.
"Ağisnâ yâ Gıyâse'l-Müstağîsîn"
Ey şule-i rahmet-i âlem Risale-i-Nur!
 
Şifa bulsun şimdi biraz yaramız,
Revaç bulsun geçmez olan paramız,
Saç nurunu, aka dönsün karamız,
Ey ziya-yı rahmet-i âlem Risale-i-Nur!

SORU & CEVAP
İsminiz Sorunuz