İşarat'ül İ'caz

İşaratul İcaz, 43. Sayfa


Bunların biri tahliye تَخْلِيَه diğeri tahliye تَحْلِيَه 'dir.
Tahliye, تَخْلِيَه tathir etmek ve temizlemektir.
Tahliye تَحْلِيَه ise, tezyin etmek ve süslendirmek mânâsınadır. Bunlar birbiriyle arkadaş olup, burada olduğu gibi, daima birbirini takip ediyorlar. Onun için kalb, takvâ ile seyyiattan temizlenir temizlenmez, hemen onun ardında imanla tezyin edilmiş ve süslendirilmiştir.
Kur'ân-ı Kerim, takvâyı üç mertebesiyle zikretmiştir:
Birincisi, şirki terk,
İkincisi, maâsiyi terk,
Üçüncüsü, mâsivâullahı terk etmektir.
Tahliye تَحْلِيَه ise, hasenat ile olur. Hasenat da, ya kalble olur veya kalıp ve bedenle olur veyahut mal ile olur.
A'mâl-i kalbînin şemsi, imandır.
A'mâl-i bedeniyenin fihristesi, namazdır.
A'mâl-i mâliyenin kutbu, zekâttır.
S - اَلَّذِينَ يُؤْمِنُونَ بِالْغَيْبِ 1 hal iktizasına göre îcaz ise de, aynı mânâyı ifade eden اَلْمُؤْمِنُونَ kelimesine nazaran itnabdır (uzundur). Evet, اَلْ harfi, اَلَّذِينَ 2 ile مُؤْمِنُونَ 3 kelimesi يُؤْمِنُونَ 4 fiiliyle tebdil edilmiştir. Bu itnabın, îcâza tercih sebebi nedir?
C - اَلَّذِينَ esmâ-i müphemeden olduğundan, onu tayin ve temyiz eden yalnız sılasıdır. Demek bütün kıymet, sılasına aittir; başka sıfatlarında hiç kıymet yoktur. Bu ise, burada sılası olan

SORU & CEVAP
İsminiz Sorunuz