İşarat'ül İ'caz

İşaratul İcaz, 220. Sayfa

münhasır olmadığına, sema dahi onun istifadesine teshir edildiğine işarettir.
﴾ فَسَوّٰيهُنَّ سَبْعَ سَمٰوَاتٍ 2 ﴿ Bu cümlenin mâkabliyle irtibatı, üç çeşittir:
1. كُنْ 3 ile فَيَكُونُ 4 arasındaki irtibat gibidir. Nasıl ki memurun husulü كُنْ emrine bağlıdır; semavatın tesviyesi de, اِسْتَوٰى 5 ya bağlıdır.
2. Kudretin taallûkuyla iradenin taallûku arasındaki irtibat gibidir. Yani; اِسْتَوٰى iradenin taallûkuna, tesviye de kudretin taallûkuna benzer bir irtibattır.
3. Netice ile mukaddeme arasında bulunan irtibat gibidir. Çünkü semavatın tesviyesi, mukaddemesi olan اِسْتَوٰى ya terettüp eder.
﴾ وَهُوَ بِكُلِّ شَىْءٍ عَلِيمٌ 1 ﴿ Bu cümle mâkabliyle iki vecihle merbuttur:
Birinci vecih: Bu cümledeki ilm-i küllî, semavatın tanzim ve tesviyesine delil olduğu gibi, tanzim ve tesviyenin vücudu da ilm-i küllînin vücuduna delildir.
İkinci vecih ise: Evvelki cümle kudret-i kâmileye, bu cümle ise, küllî ve şumullü ilme delâlet eder.
Cümlelerin nüktelerini beyan edeceğiz.

SORU & CEVAP
İsminiz Sorunuz