Birinci hâdise: Ehl-i siyer ve hadîs müttefikan haber veriyorlar ki: Kureyş kabilesi, Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâmı öldürtmek için kat'î ittifak ettiler. Hattâ, insan suretine girmiş bir şeytanın tedbiriyle, Kureyş içine fitne düşmemek için, her kabileden lâakal bir adam içinde bulunup, iki yüze yakın, Ebu Cehil ve Ebu Leheb'in taht-ı hükmünde olarak, Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâmın hane-i saadetini bastılar. Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâmın yanında Hazret-i Ali vardı. Ona dedi: "Sen bu gece benim yatağımda yat." Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm beklemiş, tâ Kureyş gelmiş, bütün hanenin etrafını tutmuşlar. O vakit çıktı, bir parça toprak başlarına attı, hiçbirisi onu görmedi, içlerinden çıktı, gitti.2 Gar-ı Hira'da iki güvercin ve bir örümcek, bütün Kureyş'e karşı ona nöbettar olup muhafaza ettiler.3
İkinci hâdise: Vakıât-ı kat'iyedendir ki, mağaradan çıkıp Medine tarafına gittikleri vakit, Kureyş rüesası, mühim bir mal mukàbilinde, Sürâka isminde gayet cesur bir adamı gönderdiler; tâ takip edip onları öldürmeye çalışsın. Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm, Ebu Bekr-i Sıddık ile beraber gardan çıkıp giderken
gördüler ki, Sürâka geliyor. Ebu Bekr-i Sıddık telâş etti. Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm mağarada dediği gibi, لاَ تَحْزَنْ اِنَّ اللهَ مَعَنَا 1 dedi. Sürâka'ya bir baktı; Sürâka'nın atının ayakları yere saplandı, kaldı. Tekrar kurtuldu, yine takip etti. Tekrar atının ayaklarının saplandığı yerden duman gibi birşey çıkıyordu. O vakit anladı ki, ne onun elinden ve ne de kimsenin elinden gelmez ki ona ilişsin. "El-aman" dedi. Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm aman verdi. Fakat dedi: "Git, öyle yap ki başkası gelmesin."2
Şu hâdise münasebetiyle bunu da beyan ederiz ki: Sahih bir surette haber veriyorlar: Bir çoban, onları gördükten sonra Kureyş'e haber vermek için Mekke'ye gitmiş. Mekke'ye dahil olduğu vakit, niçin geldiğini unutmuş. Ne kadar çalışmışsa, hatırına getirememiş. Mecbur olmuş, dönmüş. Sonra anlamış ki, ona unutturulmuş.3
Üçüncü hâdise: Gazve-i Gatfan ve Enmar'da, müteaddit tariklerle eimme-i hadîs haber veriyorlar ki: Gavres isminde cesur bir kabile reisi, kimse görmeden, tam Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâmın başı üzerine gelerek, yalın kılıç elinde olduğu halde, Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâma dedi: "Kim seni benden kurtaracak?" Demiş: "Allah." Sonra böyle dua etti:
اَللّٰهُمَّ اكْفِنِيهِ بِمَا شِئْتَ 4 Birden o Gavres, iki omuzu ortasına gaibden bir darbe
yer, o kılıç elinden